ÇAM BALI
Çam Balı
Mevsim itibarı ile çam balını ve belki de bu yazı yayınlanana kadar püren balını bile geride bırakmış olacağız. Çam balı almak isteyen arıcılar geçmişten beri çam yerlerinde sorunlar yaşamaktaydılar. Her ne kadar Maybir (Muğla Arıcılar Birliği), İlçe Tarım Müdürlüğü ve Orman İşletme Müdürlükleri ortaklaşa bu sorunların üstesinden gelmek için tüm iyi niyetleriyle yoğun çaba harcadılarsa da -birçok sorunun çözülmüş olması ile beraber çok yol kat edilmiş olsa da- bazı büyük sorunların hala çözülememiş olduğunu bu yıl da gördük.
Çam balı almak isteyen arıcılar önce İlçe Tarım Müdürlüklerinden arılık için numara alma sistemiyle kendi yerlerini belirlemeleri gerekiyor. Bu başlangıçta sanki tüm sorunları çözecek bir sistemmiş gibi geldi herkese iyi niyet çerçevesinde. Herkes birbirine saygılı olacak, herkes yer ve numara aldığı yere arısını indirecek ve yığılma dahil tüm sorunlar çözülmüş olacaktı. Pratikte bunun böyle olmadığını yaşadık ve gördük. Arılık için numara alıyorsunuz ve çam yerine götürmek için arıyı sarmaya arılığınıza gidiyorsunuz, arıyı sarıp çam yerine getirdiğinizde bir de bakıyorsunuz ki yerinize birisi arı indirmiş, siz bu sefer arı kamyonda yanmasın diye arıyı ilk boş bulunduğu yere indirmek zorunda kalıyorsunuz, tabii ki orası da bir başkasının numaralı yeri olabiliyor, başladı mı size zincirleme kaza! Şimdi ne olacak?
Siz İlçe Tarım Müdürlüğü’ne müracaat ediyorsunuz onlar hemen işlem başlatıp tutanak hazırlıyor ve yanlış yere arı koyanları arılarını kaldırmaları için tebligat yapıp işlem yapıyorlar. Hatta jandarma bile devreye sokuluyor ve bu tebligatın sonunda arıcı diyelim ki iyi niyetli ve hatasının farkında arısını kaldıracak fakat kamyon tutması ve arıyı kaldırması için süre istiyor. Üç gün, beş gün derken bu arada zincirleme kaza devam ediyor. Bu iyi niyetli versiyon. Bir de arıcı inat ediyor, araya kendi arıcılar birliğini sokuyor, arıyı kaldırmayacağım diyor ve araya başka kişiler giriyor, bunlar İlçe Tarım Müdürünü arıyor. Başladı mı tatsız bir telefon trafiği ve inatlaşma hadi çık işin içinden! Bu sefer kanuni prosedür başlıyor, o arıcıya tebligat yapıldıktan sonra belli bir süre veriliyor arılarını kaldırması için ve bu problemi çözmüyor neden? Çünkü o arada zincirleme kaza devam ediyor, gecede o bölgeye yirmi otuz kamyon ve tırlar dolusu arı gelmeye devam ediyor, gecenin karanlığında kim nereye arı koyuyor?
Görüyoruz ki çözüm başlamış ama tamamlanmamış, sorunlar var ve sistem tamamlanmazsa kısa bir süre sonra numaralı sistem bir prosedür olmaktan öteye geçmeyecek.
Sorunun çözümü için tüm tarım müdürlüklerinin, orman işletmelerinin jandarma ve trafik teşkilatının birlikte çalışmaları gerekir. Bu nasıl olacak? Önce arısını taşımak isteyen arıcıya yol belgesini verecek olan tarım müdürlüğünün ilgili bölümü, arıcıya yol belgesini vermeden önce gideceği çam balı bölgesinden numaralı yerini almış mı soracak ve internet üzerinden kontrol edecek. Yol belgesini çam yerini almamış olan arıcıya vermeyecek. Trafik veya jandarma da yolda gelen arıcıları çevirip çam bölgesine girmeden evvel çam yeri yol belgesinde belirlenmiş mi kontrol edecek ve çam yeri olmayan yani çam yerine yol belgesi olmayan arıcıyı çam yerine sokmayacak.
Orman işletmeleri de belirlenen çam yerlerini numaralandırıp yangın ve kazalar olmayacak şekilde makinelerle düzeltip mümkünse oralara su hatları çekip her arılığa bir musluk denk gelecek şekilde organize etmeli diye düşünüyoruz arıcı olarak.
İl içeresinde hareket eden arıcılar da trafik veya jandarma tarafından çevrilip çam yerleri olup olmadığı kontrol edilmeli. Aksi halde çam yerlerine çam balı zamanı her gece akın eden yüzlerce kamyon arı ve tırın kontrolünü kim yapacak? O arılar bir kere yanlış yere indimi kaos başlıyor demektir. Çözüm arıyı kaldırtmak olmamalı, çözüm arıların doğru yerlere indirilmelerinin sağlanması olmalı. Aksi halde çözüm bulunamaz. Bu uygulamanın sonunda da yanlış yere arı indirenin arısı kaldırılmayacak . Arı başına belirlenen bir ceza kesilmeli ki kötü niyetli olanların önüne geçilebilsin. Arıyı kaldırtmak ceza olmuyor çünkü kanuni süreç tamamlana kadar arıcı balını süzüp gidiyor zaten. Diğer sorunlar bunlar çözüldükten sonra yavaş yavaş çözülür gider. Çam bölgelerine gelecek olan arılara da bir tarih belirlenmeli ve bölgelere ayrılmalı çünkü böyle yapılmazsa birisi sağım yaparken ötekisi yayladan aç arısını getiriyor ve diğer arıcıya yağmacılık olarak zarar veriyor. Ayrıca Kafkas ırkı kullanan Karadeniz bölgesinin arıcısı çama sokulmamalı çünkü bu arılar çamda bal alamadıkları gibi diğer ırklara zarar da veriyor. Büyük arı olması sebebiyle diğer arı ırkları onunla baş edemiyor ve getiren arıcı da verimli sağım yapamıyor. Uzaktan gelen arı ırkları diğer arıcılara ve arı ırklarına zarar vermeyecek şekilde organize edilmeli. Sorunlar iyi niyet ve bilimin ışığında barışçıl bir süreçte herkesin özverili çalışması ile çözümlenmelidir. Teşekkürler.
Zafer PEKÇEDENÖZ
12.10.2016